VRF/VRV nedir?

VRF mi VRV mi?

Aslında ikisi de doğru: VRF, bilinen diğer adıyla VRV, 80’li yıllarda Daikin tarafından geliştirilmiş ve patenti alınmış bir iklimlendirme teknolojisidir. Daikin tarafından VRV adı ile patentinin alınmış olması sonucunda sektördeki diğer firmalar sistemlerini VRF olarak adlandırmak zorunda kalmıştır. Uzun haliyle Variable Refrigerant Volume (değişken soğutucu akışkan hacmi) ya da genel tanımıyla Variable Refrigerant Flow (değişken soğutucu akışkan debisi) isminden de anlaşıldığı gibi basitçe soğutucu akışkanın debisini kullanıcıdan ve dış ortamdan alınan verilere göre en uygun şekilde ayarlayarak mahalde ısıtma-soğutma yapan bir teknoloji. Biz genel tanım olan VRF’yi kullanmayı tercih edeceğiz.

Sistem nasıl çalışır?

Çalışma prensibi olarak multi split klimalara da benzeyen tek dış üniteye bağlı birçok iç ünitenin bulunduğu ve kanalsız çalışan bu sistem, alandan yüksek oranda tasarruf sağlarken aynı zamanda farklı mahallerin aynı anda ısıtılıp soğutulabilmesine de imkan tanıyor. Ayrıca iç ünitelerin isteğe bağlı olarak farklı tip ve kapasitelerde yerleştirilebilmesi olanağını sağlıyor.

Sistemi oluşturan temel kısımları;

  • Bir dış ünite,
  • Birbirinden bağımsız ve kullanılacağı ortama göre farklı tiplerde olabilen iç üniteler,
  • Borulama-bağlantı elemanları
  • Elektrik ve haberleşme tesisatı
  • Kontrol paneli ve kumandalar

olarak gruplayabiliriz . Her bir iç ünite kendi kontrol paneli, akıllı telefon-tablet ile ya da tek bir merkezden kumanda edilebilmektedir. İç ünitelerden gelen toplam soğutma-ısıtma talebi ve ortamdan aldığı verilere göre dış ünite, soğutucu akışkanın hacmini ve buna bağlı olarak da sıcaklığını ayarlar. Bu ayarlama işlemini inverter kompresör yardımı ile yapar. Klasik kompresörler periyodik olarak açılıp kapanarak çalışırken inverter sistemlerde değişken frekans ile motorun hızı dolayısıyla da kompresörün hızı ayarlanabilmektedir. Bunu basitçe arabanın gaz pedalına benzetebiliriz. Ne kadar yük ile çalışmak istersek kompresör kapasitesini ona göre değiştirecektir. Bu sayede sadece gereken kapasite ve oranda çalışan sistem azımsanmayacak derecede enerji tasarrufu sağlamış olur.

VRF sistemler temelde hava soğutmalı ve su soğutmalı olarak ikiye ayrılır. Türkiye’de ve dünyada hava soğutmalı sistemler daha yaygındır. VRF ’lerde soğutucu akışkan iç ünite içerisindeki serpantinlerden geçerken üzerinden direkt olarak iç ortam havası geçer. Burada serpantinler evaporatör görevi görmüş olur. Akışkan ortam havasından ısıyı çekerek ortamı soğutur. Isınan akışkan kompresör tarafından basıncının arttırılması ve serpantinlerden geçerek atmosfere ısısını atması için dış üniteye döner. Isısını atan akışkan tekrar iç ortamı soğutmak için geri döner. Isıtma işleminde proses ters şekilde işler.  Serpantinlere kızgın buhar halinde gelen soğutucu akışkan ortama ısısını transfer ederken soğur ve dış üniteye atmosferden ısı çekerek yoğuşmak için gider. Kompresör ile basıncı arttırılan akışkan atmosferden çektiği ısıyı tekrar iç ortama aktarır.

VRF’leri tiplerine göre iki borulu (Heat Pump System) ve üç borulu sistemler (Heat Recovery System) olarak ayırabiliriz. İki borulu sistemlerde (Isı pompası sistemi) ortam sıcaklıkları istenen derecelerde ayarlanabilse de tüm mahaller aynı anda ısıtılır ya da soğutulur yani aynı dış üniteye bağlı olan farklı odalardaki iç ünitelerin birinde ısıtma yaparken aynı anda diğerinde soğutma yapamazsınız. Üç borulu sistemlerde (Isı geri kazanım sistemi) ise selenoid valfler yardımı ile iç ünitelerin bir ısıtmada çalışırken bir başkası soğutmada kullanılabilir. Bunlar dışında Toshiba tarafından geliştirilmiş olan hibrid VRF olarak adlandırılan iki borulu sisteme BC kontrolör entegre edilmesi ile hem ısıtma hem de soğutma yapılabilen sistemler de mevcuttur. Bu sistemlerde üç borulu sistemlere göre borulama ve bağlantı sayısı neredeyse üç kata kadar azalmaktadır.

Nerelerde kullanılır?

VRF uygun dış ünite alanının bulunduğu ve çok mahalli iklimlendirme istenen her yerde tercih edilebilir. Özelliklerine uygun olarak temel kullanım alanları:

  • Oteller,
  • Hastane ve klinikler,
  • Ofis binaları,
  • Restoranlar,
  • Mağazalar,
  • Tiyatro ve sinema salonları,
  • Cam giydirme cepheli binalar,
  • Mimari hassasiyetin ön planda olduğu dış cephesinde deformasyon istenmeyen tarihi yapılarda,
  • Bina içinde soğutucu gaz borularına göre çok büyük yer kaplayan hava kanallarının geçirilmesinin zor olduğu yapılarda,
  • Çok mahalli ve konfor beklentisi yüksek konutlarda,

Çok kiracılı ve kiracı gruplarının kendilerine özel iklimlendirme faturası istediği (harcanan enerji kontrolü) iş merkezleri, plazalarda,

VRF’nin avantaj ve dezavantajları nelerdir?

Avantajlı yanlarına baktığımızda;

  • Bireysel iklimlendirme,
  • Sistemin çalışma süresinde artış, (uzun ömürlüdür)
  • Ofis, hastane gibi çok mahalli yapılarda total konfor,
  • Bütünsel kontrol,
  • Tasarım çeşitliliği,
  • Minimum alan işgali,
  • Enerji tasarrufu,
  • Düşük ses seviyesi,
  • Düşük işletme maliyeti,
  • Yatırımın geri dönme süresinin kısa olması,
  • Müstakil sistemler olması, herhangi bir dış kaynağa bağlı olmaması,

Dezavantajlarını ele aldığımızda;

  • Dış ünite için uygun açık alan zorunluluğu,
  • Dış ünite ile en uzağa kurulabilecek iç ünite arasındaki mesafenin kısıtlı olması (90 m),
  • İlk kurulum maliyetinin yüksek olması,
  • Ekstrem dış ortam sıcaklıklarından etkilenmesi (Isıtma yaparken dış ortamdan termal enerji alması, soğutma yaparken ise enerji aktarması gerektiği için hava soğudukça ısıtma, hava ısındıkça ise soğutma kapasitesi düşmektedir)
  • Diğer sistemlere göre kompleks yapıya sahip olması,
 

VRF bakımı neden önemlidir, nasıl yapılmalıdır?

Tüm sistemlerde olduğu gibi VRF sistemlerinde de cihazların uygun verimlilikte çalışmasını sağlamak ve ömrünü uzatmak için bakım yapılması zorunludur. Kullanım alanlarına göre değişmekle birlikte optimum verim elde edilmesi için yılda minimum 4 maksimum 12 bakım yapılabilir.

Düzenli periyotlarda yapılacak bakımlar sayesinde,

  • Olası yüksek maliyetli arızalar önlenir,
  • İşletme maliyetleri kontrol altında tutulur,
  • Lejyoner hastalığı gibi sistemde oluşan küf, mantar, bakteri, virüs vb. yoluyla yayılabilecek hastalıkların önüne geçilir,
  • Enerji verimliliği sağlanır,
  • Ortam konforu yüksek tutulur,

VRF sistemlerde standart bakım uygulamasında yapılması gerekenler aşağıdaki gibidir,

  • İç ünite çalışmasında vibrasyon veya anormal bir ses olup olmadığı gözlemlenir,
  • İç ünite hava filtreleri uygun temizleme yöntemi ile temizlenir, anti-bakteriyel sıvı uygulanır
  • İç ünite serpantini kontrol edilir gerekli ise özel kimyasal ile yıkanır,
  • Serpantin yüzeyi, giriş ve çıkış kanal kutuları anti-bakteriyel sıvı ile temizlenir,
  • Cihaz eğimi ve askı bağlantıları kontrol edilir,
  • Drenaj hattı kontrol edilir ve drenaj tavası temizlenir, tavaya drenaj tableti koyulur.
  • Bakır boru bağlantı ve izolasyonları kontrol edilir,
  • Cihaz akım değerleri ölçülür standart çalışma değerleri ile kıyaslanır,
  • Cihaz kontrol paneli üzerinden çalışma rejimi ve set değerler kontrol edilir,
  • Üfleme sıcaklığı ve debi kontrol edilir, olağan dışı bir durum varsa gaz ölçümü yapılır,
  • Dış ünite serpantin kanatçıkları düzeltilir ve özel kimyasal ile temizlenir,
  • Dış ünite kartı kontrol edilir ve korozyon önleyici sıvı ile temizlenir,
  • Cihaz tam kapasitede test edilerek çalışır olduğundan emin olunur ve bakım tamamlanır.

Daha detaylı bilgi almak ve teknik bakım-onarım konusunda profesyonel destek için bize ulaşabilirsiniz. Sizleri her ay başka bir sistem ile ilgili bilgilendireceğimiz “Nedir?” yazı dizimizin bir sonraki konusu “Kompanzasyon Sistemi”

Sağlıkla ve takipte kalın!

Not: Fotoğraflar tesisat.org web sitesinden kullanılmıştır.